Denizli Tarihi Denizli Resimleri
DENİZLİ'NİN TARİHİ YERLERİ
Karahayit kirmizi su
Akköy Ilçesi, Karahayit Kasabasi içindedir. Pamukkalenin yaklasik 5 km. kuzeyindedir. Kirmizisu travertenleri 60 derece sicaklikta çikan termalsu çevresinde olusmustur. Termal suyun içindeki maden oksitleri nedeniyle kirmizi, yesil ve beyaz renkli traverten tabakalari olusturmaktadir. Yakin zamana kadar daha çok iç turizme hizmet veren Karahayit kaplicalari artan konaklama tesisleri ile önem kazanmis ve Pamukkale'den sonra turizmdeki yerini almistir. Karahayit kirmizisu travertenleri yaklasik 500 m² lik bir alandadir. Dogal güzelligi bakimindan ilin görülmeye deger önemli turizm beldelerinden birisidir
Loidikeia
Denizli Ili'nin 6 km. kuzeyinde yer alan antik Laodikeia kenti cografi bakimdan çok uygun bir noktada ve Lykos Irmagi'nin güneyinde kurulmustur. Kentin adi antik kaynaklarda daha çok "Lykos'un kiyisindaki Laodikeia" seklinde geçmektedir. Tarihçi Plinius'a göre Laodikeia, önceleri Diospolis "Zeus'un Sehri", daha sonralari da Rhoas adini tasiyan bir köyün yikintilari üzerine insa edilmistir. Diospolis adi, buradaki Zeus kültüne verilen önemin bir simgesidir. Rhoas adi ise, yerli Anadolu dillerinden birine ait olabilir.
Diger antik kaynaklara göre ise, kent I.Ö. 263-261 yillari arasinda II. Antiokhos tarafindan kurulmus ve sehre Antiokhos'un karisi Laodike'nin adi verilmistir.
Laodikeia, I.Ö.1. yüzyilda, Anadolu'nun en önemli ve ünlü kentlerinden biridir. Sehirdeki büyük sanat eserleri bu döneme ait oldugu gibi, yine bu yüzyilda burada düzenlenen gladyatör dögüsleri sehre ayri bir önem kazandirmistir.
Romalilar Laodikeia'ya özel bir önem vermislerdir. Ünlü devlet adami ve hatip Cicero, I.Ö.50 yilinda buraya gelmis ve kentin bazi hukuki sorunlari ile ugrasmistir. Yine bu tarihlerde Romalilar, Laodikeia'yi Kibyra (horzum) conventusunun merkezi yapmislardir. Roma Imparatoru Hadrianus, I.S. 129 yilinda sehri ziyaret etmis ve buradan Roma'ya mektuplar yazmistir.
Kent ile Roma arasindaki iliskilerin ne kadar iyi oldugunu gösteren diger bir kanit da, I.S. 90-146 yillari arasinda bu kentte yasadigi bilinen ünlü Zenon ailesinin sahip oldugu mevki, servet ve imtiyazlardir. Nitekim, bu aileden olan Polemon adinda biri, Antonius tarafindan Lykaonia, Kilikia ve Pontus'a yönetici olarak atanmistir. Yazitlar ve sikkeler, Laodikeia'nin dini hayati hakkinda da bilgiler vermektedir. Imparatorluk devrine ait çok sayidaki sikke üzerinde görülen Zeus Laodiokos figürü, bu kentte Zeus kültüne verilen önemin göstergesidir. Laodikeia'nin geç devirlerine iliskin bilgilerimiz çok sinirlidir.
Birkaç metin bize, Hiristiyanligin baslangiç devirlerinde Laodikeia'nin durumu hakkinda bazi ipuçlari veriyor. Diger yerlerde oldugu gibi, burada da Hiristiyanlik, önce Yahudi toplumunu etkilemistir. Nitekim Küçük Asia'nin 7 ünlü kilisesinden birinin bu kentte bulunmasi Hiristiyanligin burada ne kadar önemli oldugunu göstermektedir.
Antik devirde Goncali ve Eskihisar köyleri yakinlarinda kurulmus olan Laodikeia kentinin hangi nedenle tümüyle terkedildigini bilmiyoruz. Ancak, büyük depremlerin bunda rol oynadigini tahmin etmek güç degildir. I.S. 194 yilinda meydana gelen çok büyük bir deprem sehri yerle bir etmistir
Colossae
denizli ili'nin 25 metre dogusunda Honaz ilçesinin 2 km kuzeyinde yer almaktadir. Denizli_Ankara kara yolunun 16 km sinde bulunan organize sanayi bölgesi'nden Honaz'a giden karayolu Colossae kentinin içinden geçmektedir. Antik kent, Honaz (Kadmos) Dagi'nin kuzeyinde Aksu Çayi'nin kenarina kurulmustur.
Antik Çag'dan beri kullanilan güney sark yolu üzerindedir. Büyük Frigya içinde bulunan en önemli merkezlerdendir. Ksenophon'a göre Frigya'nin 6 büyük sehrinden biridir. Pers egemenliginde de parlak çaglarini yasamistir. I.Ö. 2.yy.dan itibaren Hierapolis ve Laodikeia'nin kurulmasi ile önemini yitirmistir. I.S. 1.yy. baslarinda Laodikeia ile birlikte yüncülük ve dokumacilikta çok gelismistir. I.S. 1.yy. da Neron Dönemi'nde meydana gelen depremle harap olmustur. Geç Roma Dönemi'nde Hierapolis ve Laodikeia göçler nedeni ile köy hüviyetine bürünmüstür. I.S. 692-787 yillarinda simdiki Honaz Ilçe merkezinin bulundugu yerde Chonae adiyla kurulan kent nedeni ile tamamen terk edilmistir.
Chonae kentinde St. Michael kilisesinin bulundugunu eski kaynaklardan ögrenmekteyiz. Ancak su anda hiçbir kalintisi yoktur. Yukarida tepe üzerinde ise Osmanli Dönemi'ne ait bir kale kalintisi mevcuttur. Colossae antik kentinin kalintilarina, akropol olan Höyük Tepesi ile çevresindeki arazilerde rastlanmaktadir.
Höyüg'ün kuzeyindeki bölgede kayaya oyulmus oda ve ev tipi mezarlar bulunmaktadir. EUMENEIA Antik kent, Çivril-Dinar Karayolu üzerindeki Isikli Kasabasi'nin bulundugu alandadir. Kent Bergama Krali II. Eumenes adina kurulmustur. Isikli Kasabasi'nin güney-dogusunda bulunan su kaynagi yakinlarinda antik döneme ait izler görülmektedir.
Bugün "Saribaba Tepesi" olarak adlandirilan daglik bölgenin üzerindeki düzlük, özellikle Bizans Dönemi'nde kale olarak kullanilmistir. Bu tepenin yamaçlarinda Eumeneia'nin nekropolü bulunmaktadir.
Eumeneia
Antik kent, Çivril-Dinar Karayolu üzerindeki Isikli Kasabasi'nin bulundugu alandadir. Kent Bergama Krali II. Eumenes adina kurulmustur. Isikli Kasabasi'nin güney-dogusunda bulunan su kaynagi yakinlarinda antik döneme ait izler görülmektedir. Bugün "Saribaba Tepesi" olarak adlandirilan daglik bölgenin üzerindeki düzlük, özellikle Bizans Dönemi'nde kale olarak kullanilmistir. Bu tepenin yamaçlarinda Eumeneia'nin nekropolü bulunmaktadir.
Apollonia Salbake (Medet Höyügü)
Apollonia Antik Kenti ve Medet Höyügü, Denizli Ili, Tavas Ilçesi'nin 7 km batisinda düz bir ova üzerinde kurulan Medet Köyü yerlesim alani içinde yer almaktadir. Tavas Ovasi'nin en verimli arazileri üzerinde kurulan Apollonia; batida Tabai Yolu ile Karia Bölgesi'ne, güneyde Sebastopolis Yolu ile Likya Bölgesi'ne, doguda Tavas Yolu ile Frigya Bölgesi'ne ulasimi bulunan antik kentlerden birisidir. Apollonia Antik Kenti'nin kurulusu hakkinda kesin belgeler bulunmamakla birlikte, höyük buluntulari incelendigi zaman, ilk yerlesimin Tunç Çaglari'na kadar uzandigi ve kesintisiz olarak devam ettigi görülmektedir.
Kent Apollonia adini Hellenistik Dönem'de aldigi, en görkemli dönemini Roma Çagi'nda yasadigi anlasilmaktadir. Köy camisinin bulundugu avlu içinde Hadrianus Dönemi'ne ait Apollon Tapinagi'nin temelleri ve yazitlar vardir. Kentin I.Ö.1.yy ve I.S.1.yy arasinda kendi adina sikke bastirdigi ve sikkeler üzerinde tanrisal motiflerin yer aldigini görmekteyiz.
Ana Cadde ve Kapilar:
Yaklasik 1 km. uzunlugundaki kentin genis ana caddesi, kenti bir ucundan diger ucuna ikiye böler. Iki tarafinda sütunlu galeriler ve önemli kamu yapilari vardir. Her iki ucunda birer anitsal kapi bulunmaktadir. Bu kapilar ve caddenin büyük bölümü Roma Dönemi'nde insa edildiginden, Bizans surunun disinda kalmaktadir.
Güneyinde MS.5. yüzyila tarihlenen ''Güney Bizans Kapisi'' vardir. Kuzeyde, iyi korunmus, üç gözlü ve iki yaninda yuvarlak kuleleri olan kapida, Imparator Domitian'a ithaf edilmis Latince yazilmis bir yazit vardir. Bu yazittan dolayi buna Domitian Kapisi veya Roma Kapisi denir. Bu kapidan güneye inen yolun surla kesistigi yerde, MS. 5. yüzyilda tarihlenen "Kuzey Bizans Kapisi" bulunmaktadir
Akköy Ilçesi, Karahayit Kasabasi içindedir. Pamukkalenin yaklasik 5 km. kuzeyindedir. Kirmizisu travertenleri 60 derece sicaklikta çikan termalsu çevresinde olusmustur. Termal suyun içindeki maden oksitleri nedeniyle kirmizi, yesil ve beyaz renkli traverten tabakalari olusturmaktadir. Yakin zamana kadar daha çok iç turizme hizmet veren Karahayit kaplicalari artan konaklama tesisleri ile önem kazanmis ve Pamukkale'den sonra turizmdeki yerini almistir. Karahayit kirmizisu travertenleri yaklasik 500 m² lik bir alandadir. Dogal güzelligi bakimindan ilin görülmeye deger önemli turizm beldelerinden birisidir
Loidikeia
Denizli Ili'nin 6 km. kuzeyinde yer alan antik Laodikeia kenti cografi bakimdan çok uygun bir noktada ve Lykos Irmagi'nin güneyinde kurulmustur. Kentin adi antik kaynaklarda daha çok "Lykos'un kiyisindaki Laodikeia" seklinde geçmektedir. Tarihçi Plinius'a göre Laodikeia, önceleri Diospolis "Zeus'un Sehri", daha sonralari da Rhoas adini tasiyan bir köyün yikintilari üzerine insa edilmistir. Diospolis adi, buradaki Zeus kültüne verilen önemin bir simgesidir. Rhoas adi ise, yerli Anadolu dillerinden birine ait olabilir.
Diger antik kaynaklara göre ise, kent I.Ö. 263-261 yillari arasinda II. Antiokhos tarafindan kurulmus ve sehre Antiokhos'un karisi Laodike'nin adi verilmistir.
Laodikeia, I.Ö.1. yüzyilda, Anadolu'nun en önemli ve ünlü kentlerinden biridir. Sehirdeki büyük sanat eserleri bu döneme ait oldugu gibi, yine bu yüzyilda burada düzenlenen gladyatör dögüsleri sehre ayri bir önem kazandirmistir.
Romalilar Laodikeia'ya özel bir önem vermislerdir. Ünlü devlet adami ve hatip Cicero, I.Ö.50 yilinda buraya gelmis ve kentin bazi hukuki sorunlari ile ugrasmistir. Yine bu tarihlerde Romalilar, Laodikeia'yi Kibyra (horzum) conventusunun merkezi yapmislardir. Roma Imparatoru Hadrianus, I.S. 129 yilinda sehri ziyaret etmis ve buradan Roma'ya mektuplar yazmistir.
Kent ile Roma arasindaki iliskilerin ne kadar iyi oldugunu gösteren diger bir kanit da, I.S. 90-146 yillari arasinda bu kentte yasadigi bilinen ünlü Zenon ailesinin sahip oldugu mevki, servet ve imtiyazlardir. Nitekim, bu aileden olan Polemon adinda biri, Antonius tarafindan Lykaonia, Kilikia ve Pontus'a yönetici olarak atanmistir. Yazitlar ve sikkeler, Laodikeia'nin dini hayati hakkinda da bilgiler vermektedir. Imparatorluk devrine ait çok sayidaki sikke üzerinde görülen Zeus Laodiokos figürü, bu kentte Zeus kültüne verilen önemin göstergesidir. Laodikeia'nin geç devirlerine iliskin bilgilerimiz çok sinirlidir.
Birkaç metin bize, Hiristiyanligin baslangiç devirlerinde Laodikeia'nin durumu hakkinda bazi ipuçlari veriyor. Diger yerlerde oldugu gibi, burada da Hiristiyanlik, önce Yahudi toplumunu etkilemistir. Nitekim Küçük Asia'nin 7 ünlü kilisesinden birinin bu kentte bulunmasi Hiristiyanligin burada ne kadar önemli oldugunu göstermektedir.
Antik devirde Goncali ve Eskihisar köyleri yakinlarinda kurulmus olan Laodikeia kentinin hangi nedenle tümüyle terkedildigini bilmiyoruz. Ancak, büyük depremlerin bunda rol oynadigini tahmin etmek güç degildir. I.S. 194 yilinda meydana gelen çok büyük bir deprem sehri yerle bir etmistir
Colossae
denizli ili'nin 25 metre dogusunda Honaz ilçesinin 2 km kuzeyinde yer almaktadir. Denizli_Ankara kara yolunun 16 km sinde bulunan organize sanayi bölgesi'nden Honaz'a giden karayolu Colossae kentinin içinden geçmektedir. Antik kent, Honaz (Kadmos) Dagi'nin kuzeyinde Aksu Çayi'nin kenarina kurulmustur.
Antik Çag'dan beri kullanilan güney sark yolu üzerindedir. Büyük Frigya içinde bulunan en önemli merkezlerdendir. Ksenophon'a göre Frigya'nin 6 büyük sehrinden biridir. Pers egemenliginde de parlak çaglarini yasamistir. I.Ö. 2.yy.dan itibaren Hierapolis ve Laodikeia'nin kurulmasi ile önemini yitirmistir. I.S. 1.yy. baslarinda Laodikeia ile birlikte yüncülük ve dokumacilikta çok gelismistir. I.S. 1.yy. da Neron Dönemi'nde meydana gelen depremle harap olmustur. Geç Roma Dönemi'nde Hierapolis ve Laodikeia göçler nedeni ile köy hüviyetine bürünmüstür. I.S. 692-787 yillarinda simdiki Honaz Ilçe merkezinin bulundugu yerde Chonae adiyla kurulan kent nedeni ile tamamen terk edilmistir.
Chonae kentinde St. Michael kilisesinin bulundugunu eski kaynaklardan ögrenmekteyiz. Ancak su anda hiçbir kalintisi yoktur. Yukarida tepe üzerinde ise Osmanli Dönemi'ne ait bir kale kalintisi mevcuttur. Colossae antik kentinin kalintilarina, akropol olan Höyük Tepesi ile çevresindeki arazilerde rastlanmaktadir.
Höyüg'ün kuzeyindeki bölgede kayaya oyulmus oda ve ev tipi mezarlar bulunmaktadir. EUMENEIA Antik kent, Çivril-Dinar Karayolu üzerindeki Isikli Kasabasi'nin bulundugu alandadir. Kent Bergama Krali II. Eumenes adina kurulmustur. Isikli Kasabasi'nin güney-dogusunda bulunan su kaynagi yakinlarinda antik döneme ait izler görülmektedir.
Bugün "Saribaba Tepesi" olarak adlandirilan daglik bölgenin üzerindeki düzlük, özellikle Bizans Dönemi'nde kale olarak kullanilmistir. Bu tepenin yamaçlarinda Eumeneia'nin nekropolü bulunmaktadir.
Eumeneia
Antik kent, Çivril-Dinar Karayolu üzerindeki Isikli Kasabasi'nin bulundugu alandadir. Kent Bergama Krali II. Eumenes adina kurulmustur. Isikli Kasabasi'nin güney-dogusunda bulunan su kaynagi yakinlarinda antik döneme ait izler görülmektedir. Bugün "Saribaba Tepesi" olarak adlandirilan daglik bölgenin üzerindeki düzlük, özellikle Bizans Dönemi'nde kale olarak kullanilmistir. Bu tepenin yamaçlarinda Eumeneia'nin nekropolü bulunmaktadir.
Apollonia Salbake (Medet Höyügü)
Apollonia Antik Kenti ve Medet Höyügü, Denizli Ili, Tavas Ilçesi'nin 7 km batisinda düz bir ova üzerinde kurulan Medet Köyü yerlesim alani içinde yer almaktadir. Tavas Ovasi'nin en verimli arazileri üzerinde kurulan Apollonia; batida Tabai Yolu ile Karia Bölgesi'ne, güneyde Sebastopolis Yolu ile Likya Bölgesi'ne, doguda Tavas Yolu ile Frigya Bölgesi'ne ulasimi bulunan antik kentlerden birisidir. Apollonia Antik Kenti'nin kurulusu hakkinda kesin belgeler bulunmamakla birlikte, höyük buluntulari incelendigi zaman, ilk yerlesimin Tunç Çaglari'na kadar uzandigi ve kesintisiz olarak devam ettigi görülmektedir.
Kent Apollonia adini Hellenistik Dönem'de aldigi, en görkemli dönemini Roma Çagi'nda yasadigi anlasilmaktadir. Köy camisinin bulundugu avlu içinde Hadrianus Dönemi'ne ait Apollon Tapinagi'nin temelleri ve yazitlar vardir. Kentin I.Ö.1.yy ve I.S.1.yy arasinda kendi adina sikke bastirdigi ve sikkeler üzerinde tanrisal motiflerin yer aldigini görmekteyiz.
Ana Cadde ve Kapilar:
Yaklasik 1 km. uzunlugundaki kentin genis ana caddesi, kenti bir ucundan diger ucuna ikiye böler. Iki tarafinda sütunlu galeriler ve önemli kamu yapilari vardir. Her iki ucunda birer anitsal kapi bulunmaktadir. Bu kapilar ve caddenin büyük bölümü Roma Dönemi'nde insa edildiginden, Bizans surunun disinda kalmaktadir.
Güneyinde MS.5. yüzyila tarihlenen ''Güney Bizans Kapisi'' vardir. Kuzeyde, iyi korunmus, üç gözlü ve iki yaninda yuvarlak kuleleri olan kapida, Imparator Domitian'a ithaf edilmis Latince yazilmis bir yazit vardir. Bu yazittan dolayi buna Domitian Kapisi veya Roma Kapisi denir. Bu kapidan güneye inen yolun surla kesistigi yerde, MS. 5. yüzyilda tarihlenen "Kuzey Bizans Kapisi" bulunmaktadir