Sivas Tarihi Sivas Resimleri
SİVAS'IN TARİHİ YERLERİ
Sivas, tarihinin çesitli dönemlerinde muhtelif devletlere baskentlik yapmis olmasi, en önemli ticari ve kültürel hüviyete sahipligi ile her dönemde yapilan sayisiz eserlerle doludur. Selçuklular döneminde kültürel hayatin canliligi nedeniyle medreseler, camiler, türbeler; Osmanlilarin son dönemlerinde ticari hayatin hareketliliginden dolayi han, kervansaray, imaretler ve bayindirlik hizmetlerinin yogunlugu ile dikkat çekicidir.
Ulu Camii
Sivas müzesinde bulunan kitabesine göre 1196-1197 yilinda Kizilarslan Bin Ibrahim tarafindan yaptirilmistir. 31x54 m ölçülerinde ve yaklasik 1674 m2 lik bir alana oturan dikdörtgen planli caminin üst örtüsü düz dam seklindedir. Güney duvarina dik olarak uzanan 11 sahinli asil ibadet alaninda 50 adet yigma ayak bulunmaktadir. Minaresi 13. yy'in ilk yarisinda insa edilmistir. Ulu Camii; zamanla egilen ve egri olarak ayakta kalan minaresiyle ünlüdür.
Sifaiye Medresesi
Il merkezinde Selçuklu Parki içerisinde, Çifte Minareli Medrese'nin tam karsisindadir. 1217 yilinda Selçuklu Sultani I. Izzeddin Keykavus tarafindan yaptirilmistir. Anadolu Selçuklu tip sitelerinin ve hastanelerinin en eski ve en büyük olanlarindandir. 1220 yilinda vefat eden I. Izzeddin Keykavus'un vasiyeti üzerine çok sevdigi Sivas'taki Sifaiye Medresesi'nin güney eyvanindaki türbede ailesiyle birlikte yatmaktadir.
Buruciye Medresesi
Anadolu Selçuklu Sultani III: Giyaseddin Keyhüsrev zamaninda dönemin ileri gelenlerinden Hibetullah Burucerdi oglu Muzaffer tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Taç kapidaki tas isçiligi ile girisin solunda yer alan türbe çinileri önemlidir. Dört eyvanli ve ortasi açik avlulu güzel bir Selçuklu medresesidir. Dogu-bati dogrultusunda düzgün dikdörtgen planli olan yapi açik avlulu, dört eyvanli ve iki katli bir medresedir. Dogu-bati dogrultusunda kareye yakin dikdörtgen planli avlu kuzey ve güneyden dörder sütun üzerine sivri kemerli ve sivri tonozla örtülü birer sira revakla kusatilmistir. Yapida; kesme tas, moloz tas, devsirme, tugla ve çini olmak üzere bes tür malzeme kullanilmistir. Kesme tas kuzey cephede ve avluda kaplama malzemesi olarak kullanilmistir. Medrese tas ve çinilerle süslenmistir.
Çifte Minareli Medrese
Ilhanli Veziri Semseddin Mehmet Güveyni tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Dini ilim okutulan medresenin sadece dogu yönündeki asil cephesi ayakta kalmistir. Ön yüz, ortada iki minareli taç kapi, iki yanda pencere ve köse kuleleri ile kompoze edilmistir. Böyle bir uygulama ile daha canli hareketli, isik-gölge oyunlarini kuvvetlice hissettiren bir cephe elde edilmistir. Kesin olmamakla birlikte eserin mimarinin Keluk Bin Abdullah oldugu sanilmaktadir.
Gök Medrese
Selçuklu veziri Sahip Ata Fahrettin Ali tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Mimari Konyali Kaluyan'dir. Taç kapi üzerinde yükselen tugla örgülü iki minaresindeki mavi çinilerden dolayi Gök Medrese adini almistir. Plastik Sanatlarin saheserlerinden olan taç kapida mermer malzeme kullanilmis olup, taç kapinin üst iki kösesinde iç içe girmis hayvan motifleri vardir. Medreseye giriste sagda mescit, solda ise Dar-ül-Hadis bölümü mevcuttur. Avlunun kuzey ve güneyinde alti sütun üzerine insa edilmis, kemerli bir revak bulunmaktadir. Bu revakin gerisinde küçük kapilardan hücrelere geçilir. Dogu yönündeki ana eyvani yikilmis yerine mevcut tas ve kitabelerle bir duvar örülmüstür. Kuzey ve güneyindeki yan eyvanlarin içi çini tezyinatla süslüdür.
Divrigi Ulu Camii ve Darüssifasi
Divrigi Ulu Camii, Mengücek Ogullarindan hükümdar Süleyman Sah oglu Ahmed Sah tarafindan 1228 yilinda yaptirilmistir. 1280 m2 lik bir alana oturan camiye kuzey, dogu ve bati yönünde yer alan ve tas süslemeleriyle hayret uyandiran üç güzel kapidan girilmektedir. Darüssifasi ise, Ahmet Sah'in esi ve Behram Sah'in kizi Melike Turan Melek tarafindan 1228 tarihinde yaptirilmistir. Bu essiz anit 768 m2 lik bir alana oturmaktadir. 18. yüzyilda medrese haline getirildigi için Sifaiye Medresesi de denilmektedir. Anadolu'da erken dönem mimarisinin en seçkin örnegi olan Divrigi Ulu Camii ve Sifahanesi; plan, mimari oranlarin elemanlari, süsleme ve örtü biçimlerinin dengeli ve uyumlu bir sekilde ayarlanmasiyla basli basina kendine özgü bir yapidir. UNESCO'nun koruma çalismalari kapsaminda yürütülen "Dünya Kültür Mirasi" listesine ülkemizden Divrigi Ulucamii ve Darüssifasi dahil edilmistir.
Abdulvahap Gazi Türbesi
Sivas'in kuzeyinde Yukari Tekke tepesinde yer alir. Insa tarihi olarak 17. yy ortalari kabul edilmektedir. Sivas halkinin önem verdigi ve sikça ziyaret edilen bir türbe olup, Anadolu'nun fetih devri evliyasi olarak bilinmektedir.
Seyh Hasan Bey Kümbeti
Kare kaide üzerine, silindirik tugla örgülü bir gövdeye sahip olusu ve kisa minareye benzemesinden dolayi halk arasinda Güdük Minare adiyla söhret bulmustur. 1347 yilinda vefat eden Eratna ogullarindan Seyh Hasan Bey için yaptirilmistir. Türbede bulunan siyah mermer sanduka Seyh Hasan Bey'e aittir. Türbe 6 metre yüksekliginde 9,80x9,80 m boyutlarinda kare bir plan üzerine oturtulmustur. Bu kare planin yüzleri dört ana yöne gelecek sekilde mermerden dönüsümlü olarak özenle örülmüstür.
Ahi emir Ahmed Türbesi
Kümbetin yapilis tarihi bilinmemekte, ancak 1333(miladi) tarihli vakfiyesi bulunmaktadir. Kesme sekizgen olarak yapilmis konik çatilidir. Giris kapisi kuzeyde, isik menfezi ve cenaze kapisi ise dogu cephesinde yer almaktadir. Kümbetin, 1986-1987 yillarinda restoresine baslanmis, 1991 yilinda bitirilmistir. Yol seviyesinden çok asagida kalan kümbetin çevresi duvarla örülmüstür.
Yildiz Köprüsü
Sivas Ankara karayolu 30. km sinde Yildiz Irmagi üzerindedir. Selçuklu dönemine ait bir köprü olup, döseme uzunlugu 70 m dir. Sivri kemerli ve 13 gözlüdür.
Egri Köprü
Sivas'in 3 km güney dogusunda, Sivas-Malatya eski karayolu ve Kizilirmak'in üzerinde 18 kemerli bir köprüdür. Uzunlugu 179,60 m , eni 4,55m dir. En büyük kemer açikligi 7,70 m dir. Ayni dogrultuda olmadigi için Egri Köprü denilmistir. Köprünün kitabesi olmadigi için hangi tarihte ve kim tarafindan yapildigi bilinmemektedir.
Behram Pasa Hani
1573 yilinda Sagir Behram Pasa tarafindan yaptirilmistir.Kesme tastan iki katli ve ortasi açik avlulu, etrafinda odalar yerlestirilerek insa edilen hanin bir de ahir kismi mevcuttur.
Kursunlu Hamam
Sivas'in en büyük hamamidir. Üç satirlik kitabesinden 1576 yilinda Behram Pasa tarafindan yaptirildigi anlasilmaktadir. Kadin ve erkek hamami olmak üzere yan yana bitisik olarak insa edilmis çifte bir hamamdir. Halen halkin kullanimina açiktir.
Tashan
Iki katli, ortasi açik avlulu kesme tastan insa edilmistir. Kitabesi bulunmayan Tashan'in mimari üslubu bakimindan 19. yy da yapildigi sanilmaktadir. Üzeri açik olan iç avlu ortasinda çift basli, aslan baslarinin agzindan su akan bir tas havuzu bulunmaktadir.
Ziyabey Kütüphanesi
Sivas'in ileri gelenlerinden Yusuf Ziya Basara tarafindan 1908 yilinda kütüphane olarak yaptirilmistir. Yapi, 1981 yilinda Kültür ve Turizm Bakanligi'nca onarima alinarak, 1983 yilinda tamalanmis ve kütüphane olarak hizmete açilmistir.
Hükümet Konagi
Vali Halil Rifat Pasa tarafindan 1884 tarihinde yaptirilan yapinin iki kati ise ahsap olarak insaa edilmistir. Geçirdigi bir yangin üzerine üçüncü kati tamamen yanmis, bir ve ikinci katinin sadece duvarlari kalmistir. Yapilan büyük çapli onarimla eski görünüsüne getirilmis, bugün Hükümet Binasi olarak hizmet vermektedir.
Jandarma Binasi
Hükümet Meydani'nda yer alan Jandarma binasi kitabesinden anlasildigina göre Vali Resit Akif Pasa zamaninda 1908 yilinda Jandarma dairesi olarak yapilmistir. Halen Jandarma Komutanligi'nca kullanilmaktadir.
Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi
4-11 Eylül 1919'da Sivas Kongresinin yapildigi binadir. 1981 yilina kadar lise olarak kullanilan bina, onarim ve teshir tanzimi gerçeklestirilerek, 1990 yilinda müze olarak ziyarete açilmistir.
Içinde, Sivas Kongresi'ne ait dökümanlar, Atatürk'ün kullandigi özel esyalar, Atatürk'e ait resimler ve yöreye ait etnografik eserler sergilenmektedir.
Inönü Müzesi
Ismet Inönü'nün ortaokulu okudugu yillarda ikamet ettigi ev Sivas Belediyesi tarafindan müze haline getirilmistir. Yöreye ait el sanatlari, etnografik eserler ve Inönü'nün fotograflari sergilenmektedir .
Ulu Camii
Sivas müzesinde bulunan kitabesine göre 1196-1197 yilinda Kizilarslan Bin Ibrahim tarafindan yaptirilmistir. 31x54 m ölçülerinde ve yaklasik 1674 m2 lik bir alana oturan dikdörtgen planli caminin üst örtüsü düz dam seklindedir. Güney duvarina dik olarak uzanan 11 sahinli asil ibadet alaninda 50 adet yigma ayak bulunmaktadir. Minaresi 13. yy'in ilk yarisinda insa edilmistir. Ulu Camii; zamanla egilen ve egri olarak ayakta kalan minaresiyle ünlüdür.
Sifaiye Medresesi
Il merkezinde Selçuklu Parki içerisinde, Çifte Minareli Medrese'nin tam karsisindadir. 1217 yilinda Selçuklu Sultani I. Izzeddin Keykavus tarafindan yaptirilmistir. Anadolu Selçuklu tip sitelerinin ve hastanelerinin en eski ve en büyük olanlarindandir. 1220 yilinda vefat eden I. Izzeddin Keykavus'un vasiyeti üzerine çok sevdigi Sivas'taki Sifaiye Medresesi'nin güney eyvanindaki türbede ailesiyle birlikte yatmaktadir.
Buruciye Medresesi
Anadolu Selçuklu Sultani III: Giyaseddin Keyhüsrev zamaninda dönemin ileri gelenlerinden Hibetullah Burucerdi oglu Muzaffer tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Taç kapidaki tas isçiligi ile girisin solunda yer alan türbe çinileri önemlidir. Dört eyvanli ve ortasi açik avlulu güzel bir Selçuklu medresesidir. Dogu-bati dogrultusunda düzgün dikdörtgen planli olan yapi açik avlulu, dört eyvanli ve iki katli bir medresedir. Dogu-bati dogrultusunda kareye yakin dikdörtgen planli avlu kuzey ve güneyden dörder sütun üzerine sivri kemerli ve sivri tonozla örtülü birer sira revakla kusatilmistir. Yapida; kesme tas, moloz tas, devsirme, tugla ve çini olmak üzere bes tür malzeme kullanilmistir. Kesme tas kuzey cephede ve avluda kaplama malzemesi olarak kullanilmistir. Medrese tas ve çinilerle süslenmistir.
Çifte Minareli Medrese
Ilhanli Veziri Semseddin Mehmet Güveyni tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Dini ilim okutulan medresenin sadece dogu yönündeki asil cephesi ayakta kalmistir. Ön yüz, ortada iki minareli taç kapi, iki yanda pencere ve köse kuleleri ile kompoze edilmistir. Böyle bir uygulama ile daha canli hareketli, isik-gölge oyunlarini kuvvetlice hissettiren bir cephe elde edilmistir. Kesin olmamakla birlikte eserin mimarinin Keluk Bin Abdullah oldugu sanilmaktadir.
Gök Medrese
Selçuklu veziri Sahip Ata Fahrettin Ali tarafindan 1271 yilinda yaptirilmistir. Mimari Konyali Kaluyan'dir. Taç kapi üzerinde yükselen tugla örgülü iki minaresindeki mavi çinilerden dolayi Gök Medrese adini almistir. Plastik Sanatlarin saheserlerinden olan taç kapida mermer malzeme kullanilmis olup, taç kapinin üst iki kösesinde iç içe girmis hayvan motifleri vardir. Medreseye giriste sagda mescit, solda ise Dar-ül-Hadis bölümü mevcuttur. Avlunun kuzey ve güneyinde alti sütun üzerine insa edilmis, kemerli bir revak bulunmaktadir. Bu revakin gerisinde küçük kapilardan hücrelere geçilir. Dogu yönündeki ana eyvani yikilmis yerine mevcut tas ve kitabelerle bir duvar örülmüstür. Kuzey ve güneyindeki yan eyvanlarin içi çini tezyinatla süslüdür.
Divrigi Ulu Camii ve Darüssifasi
Divrigi Ulu Camii, Mengücek Ogullarindan hükümdar Süleyman Sah oglu Ahmed Sah tarafindan 1228 yilinda yaptirilmistir. 1280 m2 lik bir alana oturan camiye kuzey, dogu ve bati yönünde yer alan ve tas süslemeleriyle hayret uyandiran üç güzel kapidan girilmektedir. Darüssifasi ise, Ahmet Sah'in esi ve Behram Sah'in kizi Melike Turan Melek tarafindan 1228 tarihinde yaptirilmistir. Bu essiz anit 768 m2 lik bir alana oturmaktadir. 18. yüzyilda medrese haline getirildigi için Sifaiye Medresesi de denilmektedir. Anadolu'da erken dönem mimarisinin en seçkin örnegi olan Divrigi Ulu Camii ve Sifahanesi; plan, mimari oranlarin elemanlari, süsleme ve örtü biçimlerinin dengeli ve uyumlu bir sekilde ayarlanmasiyla basli basina kendine özgü bir yapidir. UNESCO'nun koruma çalismalari kapsaminda yürütülen "Dünya Kültür Mirasi" listesine ülkemizden Divrigi Ulucamii ve Darüssifasi dahil edilmistir.
Abdulvahap Gazi Türbesi
Sivas'in kuzeyinde Yukari Tekke tepesinde yer alir. Insa tarihi olarak 17. yy ortalari kabul edilmektedir. Sivas halkinin önem verdigi ve sikça ziyaret edilen bir türbe olup, Anadolu'nun fetih devri evliyasi olarak bilinmektedir.
Seyh Hasan Bey Kümbeti
Kare kaide üzerine, silindirik tugla örgülü bir gövdeye sahip olusu ve kisa minareye benzemesinden dolayi halk arasinda Güdük Minare adiyla söhret bulmustur. 1347 yilinda vefat eden Eratna ogullarindan Seyh Hasan Bey için yaptirilmistir. Türbede bulunan siyah mermer sanduka Seyh Hasan Bey'e aittir. Türbe 6 metre yüksekliginde 9,80x9,80 m boyutlarinda kare bir plan üzerine oturtulmustur. Bu kare planin yüzleri dört ana yöne gelecek sekilde mermerden dönüsümlü olarak özenle örülmüstür.
Ahi emir Ahmed Türbesi
Kümbetin yapilis tarihi bilinmemekte, ancak 1333(miladi) tarihli vakfiyesi bulunmaktadir. Kesme sekizgen olarak yapilmis konik çatilidir. Giris kapisi kuzeyde, isik menfezi ve cenaze kapisi ise dogu cephesinde yer almaktadir. Kümbetin, 1986-1987 yillarinda restoresine baslanmis, 1991 yilinda bitirilmistir. Yol seviyesinden çok asagida kalan kümbetin çevresi duvarla örülmüstür.
Yildiz Köprüsü
Sivas Ankara karayolu 30. km sinde Yildiz Irmagi üzerindedir. Selçuklu dönemine ait bir köprü olup, döseme uzunlugu 70 m dir. Sivri kemerli ve 13 gözlüdür.
Egri Köprü
Sivas'in 3 km güney dogusunda, Sivas-Malatya eski karayolu ve Kizilirmak'in üzerinde 18 kemerli bir köprüdür. Uzunlugu 179,60 m , eni 4,55m dir. En büyük kemer açikligi 7,70 m dir. Ayni dogrultuda olmadigi için Egri Köprü denilmistir. Köprünün kitabesi olmadigi için hangi tarihte ve kim tarafindan yapildigi bilinmemektedir.
Behram Pasa Hani
1573 yilinda Sagir Behram Pasa tarafindan yaptirilmistir.Kesme tastan iki katli ve ortasi açik avlulu, etrafinda odalar yerlestirilerek insa edilen hanin bir de ahir kismi mevcuttur.
Kursunlu Hamam
Sivas'in en büyük hamamidir. Üç satirlik kitabesinden 1576 yilinda Behram Pasa tarafindan yaptirildigi anlasilmaktadir. Kadin ve erkek hamami olmak üzere yan yana bitisik olarak insa edilmis çifte bir hamamdir. Halen halkin kullanimina açiktir.
Tashan
Iki katli, ortasi açik avlulu kesme tastan insa edilmistir. Kitabesi bulunmayan Tashan'in mimari üslubu bakimindan 19. yy da yapildigi sanilmaktadir. Üzeri açik olan iç avlu ortasinda çift basli, aslan baslarinin agzindan su akan bir tas havuzu bulunmaktadir.
Ziyabey Kütüphanesi
Sivas'in ileri gelenlerinden Yusuf Ziya Basara tarafindan 1908 yilinda kütüphane olarak yaptirilmistir. Yapi, 1981 yilinda Kültür ve Turizm Bakanligi'nca onarima alinarak, 1983 yilinda tamalanmis ve kütüphane olarak hizmete açilmistir.
Hükümet Konagi
Vali Halil Rifat Pasa tarafindan 1884 tarihinde yaptirilan yapinin iki kati ise ahsap olarak insaa edilmistir. Geçirdigi bir yangin üzerine üçüncü kati tamamen yanmis, bir ve ikinci katinin sadece duvarlari kalmistir. Yapilan büyük çapli onarimla eski görünüsüne getirilmis, bugün Hükümet Binasi olarak hizmet vermektedir.
Jandarma Binasi
Hükümet Meydani'nda yer alan Jandarma binasi kitabesinden anlasildigina göre Vali Resit Akif Pasa zamaninda 1908 yilinda Jandarma dairesi olarak yapilmistir. Halen Jandarma Komutanligi'nca kullanilmaktadir.
Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi
4-11 Eylül 1919'da Sivas Kongresinin yapildigi binadir. 1981 yilina kadar lise olarak kullanilan bina, onarim ve teshir tanzimi gerçeklestirilerek, 1990 yilinda müze olarak ziyarete açilmistir.
Içinde, Sivas Kongresi'ne ait dökümanlar, Atatürk'ün kullandigi özel esyalar, Atatürk'e ait resimler ve yöreye ait etnografik eserler sergilenmektedir.
Inönü Müzesi
Ismet Inönü'nün ortaokulu okudugu yillarda ikamet ettigi ev Sivas Belediyesi tarafindan müze haline getirilmistir. Yöreye ait el sanatlari, etnografik eserler ve Inönü'nün fotograflari sergilenmektedir .